Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
Hande Ekiz: 1977 yılında İstanbul’da doğdu. Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık Bölümünden 2002 yılında mezun oldu. TUNEL Interior’a ortak olmadan önce sektörün önde gelen firmalarında proje yöneticisi olarak çalıştı ve yer aldığı birçok projede uluslararası ödül aldı. Tasarım yönetimi, konsept, mimari ve inşaat alanlarındaki deneyimlerini TUNEL Interior’da sürdürmektedir.
Nedret Tuncer Alicikoğlu: 1978 yılında İzmir’de doğdu. Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık Bölümünden 2002 yılında mezun oldu. Bilgi Üniversitesin’de Tasarım Yönetimi üzerine eğitim aldı. TUNEL Interior’u kurmadan önce 6 sene Tribunn Living Design’ın ortaklarındandı. Tasarım ve İnşaat alanlarında deneyimi olan Nedret Tuncer Alicikoğlu, TUNEL Interior’a konsept ve tasarım yönetimi alanlarındaki çalışmalarıyla yön vermektedir.
Yeni girişiminizde motivasyon kaynağınız ne oldu?
Biz sınıf arkadaşıyız. Yaklaşık 16 sene farklı mimarlık firmalarında çalıştıktan sonra bir araya geldik ve 2019 Ekim ayında Nedret’in kurucusu olduğu TUNEL Interior’a ortak oldum.
Böylece 2 yakın arkadaş Tunel Interior çatısı altında birlikte üretmeye başladık. Bizim en büyük motivasyonumuz tecrübelerimiz , çok dinamik hızlı ve disiplinli olmamız ve her ölçekte projelerimize aynı heyecan ve hassasiyetle yaklaşmamızdır.
Yeni girişiminizin kuruluşu aşamasında ne gibi zorluklar yaşadınız?
1996 yılından bu yana arkadaş olamamız, bunun yanında çeşitli firmalarda edindiğimiz tecrübeler ve birbirimizin ne yaptığını her zaman biliyor olmamız, hali hazırda var olan TUNEL Interior’ın yeni ortaklığı ile ilgili süreçte bize bir zorluk yaşatmadı diyebiliriz.
Projelerinizi nasıl farklılaştırırsınız, kullanmayı sevdiğiniz malzemeler hangileri?
İç mimarlık bütün olarak fonksiyon ve bütçenin yanı sıra; kullanıcı özelliklerini ve psikolojisini de kapsadığı için malzeme belirleme işin en kritik ama en keyifli aşamasıdır.
Yurt dışında yaptığımız projelerde dahi, daha çok yerli üreticiler ile çalışmayı tercih ediyoruz. Bu bize hem zaman hem de uygulama açısından avantaj sağlıyor. Yurt dışında gördüğümüz tüm malzemelerin muadilleri Türkiye ‘de üretilebiliyor. Yeniliklerin çok sıkı takipçileriyiz. Proje ve işverenin isteklerini önemsiyor ve tasarladığımız mekanlara en uygun malzemeler ile yaklaşmayı daha doğru buluyoruz.
Projelerinize mimarlık dışındaki disiplinleri entegre etmek konusunda ne düşünüyorsunuz?
Mimarlık insan, doğa ve yaşama ait her şeyden beslenir. Mutlu bir kullanıcı için insana dair ne varsa mimarlığın içinde yer almak zorundadır.
Görsel sanatlar ve müzik mimariye entegre edilebilen en önemli disiplinlerdir. Yeniliklere açık ve zamansız projeler yapabilmek adına farklı disiplinler ile beraber çalıma her zaman faydalı olmuştur. Örneğin Grafik tasarımı mekanların olmazsa olmazlarındandır.