Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümünde lider olan Schneider Electric, dijital dönüşümü hızlandırmak ve inovasyonla güçlü bir etki yaratmak üzere sektör liderlerinin bir araya geleceği Innovation Summit İstanbul etkinliğini düzenliyor.
2500’ü aşkın katılımcı, 40’tan fazla oturum ve 65’in üzerinde konuşmacının yer alacağı etkinlik, 7-8 Ekim tarihlerinde Zorlu PSM’de gerçekleşecek.
Innovation Summit İstanbul 2024’te:
Sektör liderlerinin yer alacağı, karbonsuzlaşma ve verimlilik için önem taşıyan dijitalleşme ve elektrifikasyon yeniliklerinin ele alınacağı oturumlara katılabilirsiniz.
Yenilikçi çözümleri keşfetmek ve sektörlerin geleceğini şekillendiren teknolojileri tanımak üzere vizyon, strateji ve sürdürülebilirlik panellerine katılabilirsiniz.
Sektör liderleriyle fikir alışverişi yapabileceğiniz ve yeni bağlantılar kurabileceğiniz fırsatlar yakalayabilirsiniz.
1500m2’lik alana kurulacak İnovasyon Merkezi’nde teknolojiye dair son gelişmeleri deneyimleyebilirsiniz.
Dünyanın farklı şehirlerinde faaliyet gösteren Cosentino showroomlarının 30.’su Cosentino City İstanbul açıldı! Ürünleri ve uygulamaları deneyimlemek isteyen tüm profesyonelleri Cosentino City İstanbul’a davet ediyoruz… Organizasyon ve iletişim desteği verdiğimiz etkinliğin bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyduk.
İletişim ve organizasyonunu gerçekleştirdiğimiz “Kilsan Mimari Ofis Buluşmaları” etkinliği kapsamında uluslararası mimarlık ve proje firması Dome+Partners ile Kilsan bir araya geldi.
Kilsan, tuğlanın tarihsel gelişimi ve günümüzde geldiği yer hakkında bilgiler verdi. Doğa ile barışık bir yapı malzemesi olmasının yanı sıra isi ve ses yalıtımı konularındaki avantajlarını vurguladı.
İletişim ve organizasyonunu gerçekleştirdiğimiz BursaSMD Açılış Organizasyonu, Çelik Palas Otel Atatürk Salonu’nda Cosentino, Dalsan, IQ Aluminyum, Nippon, Vitra ve Ytong markalarının destekleri ile gerçekleşti. Gecede BursaSMD davetlisi olarak TürkSMD, İstanbulSMD, İzmirSMD ve AkdenizSMD temsilcileri ile Bursa bölgesinin mimarları katıldı.
Katılımcı üye mimari ofisler, kamu kurumları ve firmalar: Altınbölme | Assa Abloy | A Tasarım Mimarlık | Aviteng | Ayşin Sevgi Mimarlık | Baumit | Bien Seramik | Deckon | Dot Design | Efla Mimarlık | Erbuğ Mimarlık | Feltouch | Foxbau | Hatırlı Mimarlık | IQ Aluminium | İlbank | İpbüken Mimarlık | Işıklar Tuğla | İtez Mimarlık | Kilsan | Klassis | KTB Yatırım İşletmeler DB | May Yapı Tasarım | Motto Mimarlık | Mozaik Design | Nippon Paint | Öncüoğlu + ACP | CA1 Tasarım | Pergo Perde | rggA | Rino | Rockfon | KTB Kütüphaneler DB | Mapei | Mavi Peri Mimarlık | Saint Gobain | Salalı + Architects | Selda Gümüşdoğrayan Mimarlık | Theartpen | Uludağ Mimarlık | Uz Mimarlık | Ven Mimarlık | Vetrotech | Yazgan Tasarım Mimarlık | Zivella
09 – 10 Mart 2023’de iki gün süren buluşmada, yapı sektörü malzeme firmaları, TürkSMD üyesi mimarlık ofisleri ve yatırımcı kurumlar ile bir araya gelip, ürün ve hizmetlerini tanıtma imkanı buldular. Etkinlik ayrıca güncel malzeme ve teknolojilerin tanınması, firmalar ile karşılıklı ilişkilerin, yeni işbirliği olanaklarının geliştirilmesi ve mesleki bilgi ve deneyimlerin artırılması açısından bir fırsat ortamı oluşturdu.
ARCHISIGN Ticari Alan Proje Sergisi & Sahne Sohbetleri & Network & Kokteyl etkinliğimizi, Haziran 2023’de Fransız Sarayı’nda gerçekleştiriyoruz. 18 firma ile sınırlı organizasyonumuzda yerinizi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Organizasyon içeriği;
18 katılımcı firmanın ürün ve hizmet tanıtım alanı
Her katılımcı firmaya 15 adet mimar/içmimar davetiyesi
30 Mimar/içmimar ticari alan proje sergisi
Toplam 350 sektör profesyoneli
Firma ve firma tarafından seçilen bir mimar ile sahne sohbetleri
İzmir Büyükşehir Belediyesi desteği ve İzmir’in önemli sivil toplum kuruluşları; İçmimarlar Odası, Serbest Mimarlar Derneği ve Mimarlar Odası ile birlikte organize ettiğimiz, Arch. for M.E. (Architecture for Mediterranean ECOLOGY) etkinliğimiz 20-21 Eylül tarihlerinde Bıçakçı Han’da gerçekleşti.
İzmir’li İç Mimarlar, Mimarlar Odası ve Serbest Mimarlar Derneği ARCHIMIM aracılığı ile büyük bir etkinliğe ev sahibi oldular. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de desteklediği Architecture for Mediterranean ECOLOGY” (‘’ARCH FOR M.E.’’) etkinliğinde amaç; yapı ve yapı bileşenlerinde sürdürülebilir malzemeler ve mimariyle ekolojik farkındalık yaratmak oldu. ‘Akdeniz’e kıyısı olan tüm ülkelerin oda başkanlarının davet edildiği ‘Akdeniz Ekolojisi İçin Sürdürülebilir Mimarlık’ etkinliği sona erdi.
Geçtiğimiz hafta İzmir Bıçakçı Han’da düzenlenen organizasyon sonrası değerlendirme yapan oda başkanları ‘’Akdeniz ekolojisi ve sürdürülebilir mimari için ilk adımı attıklarını, Akdeniz için bu çalışmaların her yıl devam edeceğini ‘’söylediler. Konuyla ilgili değerlendirme yapan Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı İlker Kahraman, ‘’Mimarlar Odası, İç Mimarlar Odası, Serbest Mimarlar Derneği İzmir Şubeleri ve ArchiMim ekibi sürdürülebilir, cesur yeni dünya için beraber hareket etme sözünün ilk adımını attı’’ dedi. ‘’Yeni Cesur Dünya’nın Akdeniz Ayağı İçin İlk Kıvılcım Oluşturuldu’’ İlker Kahraman konuşmasına şöyle devam etti: ‘’Yapılı çevre sektörü dünyadaki enerji tüketiminin ve de karbon salımının yaklaşık %40’ından sorumlu. Bu oran sürdürülebilir gelecek için sektörün ana aktörleri olan mimar ve iç mimarlara büyük bir sorumluluk yüklüyor. Bizler de bu sorumluluğu yerine getirmek için Akdeniz kentlerinde ortak farkındalık elde etmek amacı ile yapılan etkinliğimize Avrupa Komisyonu, Yunanistan, Fransa, İsrail, İspanya, İtalya ve Tunus’tan oda başkanlarını davet ettik. Sektör profesyonelleri ile sürdürülebilirlik alanında farkındalığı olan inşaat malzemesi üreticileri de destek verdi. Sürdürülebilir, yeni cesur dünyanın yapılı çevredeki Akdeniz ayağı için ilk kıvılcım burada İzmir’de yakıldı. Etkinliğe katılan herkes tarihe not düşerek sürdürülebilir bir dünya için tarafını belli etti. Akdeniz’i aydınlatmasına çok ihtiyaç olduğu net olarak anlaşıldı. EN 15804 Yapı İşlerinde Sürdürülebilirlik Standardı, Eko Etiketler, Yeşil Mutabakat gibi Avrupa Birliği’nin de büyük önem verdiği konularda firmalarımız ve yapılı çevre aktörlerinin beraber hareket edebilmesine katkı sağlamak kıymetli. ‘’Akdeniz’e Kıyısı Olan Ülkelerin Oda Başkanları da Katıldı’’
İzmir SMD 10. Dönem Başkanı Tamer Aksüt yorumuna, ‘’Ekoloji temalı bu buluşma festival ve kongre konseptlerinin harmanlandığı bir içerikle ve Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerin katılımıyla sona erdi. Yine bir ilk olarak, aynı amaca hizmet eden bu dört kurum (Archimim, Serbest Mimarlar, Mimarlar Odası ve İç Mimarlar Odası) farkındalık yaratmaya çabaladı. Her yıl tekrar edilmesi planlanan etkinlik diğer Akdeniz ülkelerinde de düzenlenecek.
‘’Arch. For M.E, İzmir’in Kültürel Belleğinde Önemli Yeri Olan Bıçakçı Han’da Yapıldı’’ Arch. For M.E etkinliğini İzmir’in kültürel belleğinde önemli yeri olan sembol yapı Bıçakçı Han’da gerçekleştirdik diyen İçmimarlar Odası İzmir Şube Başkanı ve Arch. For M.E. Düzenleme Ekibi Kurucu Üyesi Burcu Yazgan, ekoloji temalı etkinlikte içmimarlar ve mimarların ilk defa bir araya geldiklerini, Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerin katılımıyla Türkiye’de ilk olarak düzenlendiğini söyledi. ’İlk Katılımcılar Tarihe Not Düşerek Farkındalık Yarattılar’’ Dünyada bugünlerde yaşadığımız küresel ısınma, her yerin betonla kirletilmesi gibi durumların önlenmesi ve mevcut yapı stoklarının korunması konularında büyük sorumluluk taşıdıklarını ifade eden Burcu Yazgan, sürdürülebilir bir dünya için bu toplantının İzmir’den atılan ilk adım olduğunu belirterek devam etti. Yazgan,’’Tarihi miras niteliğindeki Bıçakçı Han’ın yeniden işlevlendirilerek orijinal işlevi dışında yeni işlevi ile kullanım sürecine şahit oluyoruz. Ayrıca sürdürülebilirlik için uluslararası platformda temel etnik değerlerin geliştirilmesi, gelecek nesillere miras kalacak arşivleme ile ilgili çalışmaları başlatmış olduğumuz bu eşsiz deneyimin bir sonraki organizasyonunda buluşmayı diliyoruz’’ diyerek sözlerin bitirdi.
ARCHIMIM olarak İçmo İstanbul ile birlikte düzenlediğimiz “ARCHINTERIOR Design Project Meeting & Gala” organizasyonumuzu Fransız Sarayı’nda gerçekleştirdik.
Organizasyonumuzda İçmo üyelerinin tasarım aşamasında projelerinden oluşan sergi büyük ilgi gördü.
Atia Ahşap, Nivona, Papatya ve Tda sponsorluğunda, Duratiles, Ersa, Hettich, Karmet, Dragos, Nolte, Qubi, Pergoperde, Permisan, Smeg, Schneiderelectric, The Artpen, Trelucelight, Uvalighting katılımları ile gerçekleşen organizasyon, Serra Erkoç canlı performansı ile devam etti…
22 – 23 Eylül’de iki gün süren buluşmada, yapı sektörü malzeme firmaları, TürkSMD üyesi mimarlık ofisleri ve yatırımcı kurumlar ile bir araya gelip, ürün ve hizmetlerini tanıtım imkanı buldular. Etkinlik ayrıca güncel malzeme ve teknolojilerin tanınması, firmalar ile karşılıklı ilişkilerin, yeni işbirliği olanaklarının geliştirilmesi ve mesleki bilgi ve deneyimlerin artırılması açısından bir fırsat ortamı oluşturdu.
ARCHIMIM ile YAPI MEDYA İLETİŞİM ev sahipliğinde; Türkiye’de yapı, gayrimenkul, inşaat, tasarım, içmimarlık ve mimarlık sektörünün temsilcilerini ve tüm paydaşlarını buluşturmak amacıyla düzenlenen ARCHIVISION GALA, 14 Haziran Salı akşamı İngiliz Konsolosluğu’nun bahçesinde gerçekleşti.
Gecenin açılış konuşmasını yapan gazeteci, köşe yazarı ve TV programı yapımcısı Erdoğan Aktaş; ‘Mimari ve Aşk’ arasındaki ilişkiyi tarif ederek, mimarların yaratıcılıklarının temelinde aşk kadar güçlü bir duygunun olduğunu dile getirdi. Aktaş’ın ardından konuşma yapan Birleşik Krallık İstanbul Başkonsolosu Kenan Poleo Vekili Kate Greany, Pera Bahçesi olarak da adlandırılan bahçede böyle bir organizasyona ev sahipliği yapmaktan ne kadar mutlu olduklarını ifade etti.
Etkinlik; mimar, tasarımcı, mühendis, akademisyen, iletişimci, peyzaj mimarı, şehir plancısı, sanatçı, katılımcı firmaların yöneticileri ve üst düzey çalışanları, sektör basını, çeşitli sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri gibi pek çok farklı disiplinlerden isimleri bir araya getirdi. Tasarım dünyası ve yapı sektöründeki son gelişmeleri paylaşan katılımcılar, firmaların yeni projelerinden de bahsetti.
Senede en az bir kere düzenlenecek ARCHIVISION GALA’nın ilk destekçileri; Assa Abloy, Bien, Camira Fabrics, Code Dı̇zayn, Dalsan Alçı, Heper Aydınlatma, Kasso Mühendislik, Knauf, Mapei, Papatya, Pelit İnşaat, Polisan, Qubi Ses Yalıtım, Uva Aydınlatma, Velux Çatı Pencereleri, Vezirköprü Orman Ürünleri firmalarıydı.
Katılımcı firmaların ürünlerinin kullanıldığı projelerin sergilendiği Gala’da sahne alan Tarık Sezer ve Orkestrası da geceyi müzikleriyle daha keyifli hale getirdi.
ARCHIMIM Hakkında
İlkay Öngün ve Kaya Erer’in kurucusu olduğu ARCHIMIM, mimarlık dünyasının etkileşimine yönelik içerikler üreterek, sektör profesyonelleri arasındaki paylaşımı ve üretkenliği artırma misyonu ile kurulmuş iletişim ve organizasyon ajansıdır. Ulusal ve uluslararası mimarlık dünyasını; tanıtımlar, proje haberleri, inovatif mimari malzemeler, özel röportajlar, canlı yayınlar ve özel içerikli etkinlikler ile bir araya getirmektedir. Profesyonellerin ihtiyaç duyması halinde, projeler için malzeme danışmanlığı ve ihracat desteği vermektedir. Tüm hizmetlerinde iş odaklılık ve verimlilik esastır.
YAPI MEDYA İLETİŞİM Hakkında
Aslıhan Abay Erkmen ve Bahadır Erkmen’in kurucusu olduğu Yapı Medya İletişim, uzun seneler Yapı-Endüstri Merkezi çatısı altında bulunan yapı sektörüne ilişkin haberlerin, söyleşilerin yer aldığı “yapi.com.tr” ve mimarlık/tasarım dünyası hakkında güncel bilgiyi veren, mimarlığı etkileyen tüm disiplinleri konu alan özgün içerikler üreten “mimarizm.com” haber portallarını Ocak 2018 yılı itibariyle devam ettirmektedir.
“Yapı” konusunda her tür bilgi ve gelişmeyi, üreticiyle kullanıcı arasında çeşitli etkinlik ve araçlarla ortak platformlar oluşturarak ulaştırmayı hedefleyen Yapı Medya İletişim; reklam/grafik tasarım, sosyal medya çalışmaları, firmalara özel içerikler ve profesyonellere yönelik mimari etkinliklerle sektörde çok yönlü iletişim hizmeti vermektedir.
Organizasyonunu İzmir Büyükşehir Belediyesi desteği ve İzmir’in önemli sivil toplum kuruluşları, İçmoİzmir, İzmirSMD ve İzmimod ile birlikte gerçekleştirdiğimiz etkinliğimizde hedef, sürdürülebilir, yenilenebilir ve atık üretemeyen, çevre ile uyumlu tasarım konularında farkındalık yaratmak.
Haziran 2023’de İzmir Bıçakçı Han’da gerçekleştirilecek bu özel etkinliğimizin bir parçası olmak ve detaylar için takipte kalın!
İki gün süren Buluşmada, yapı sektörü malzeme firmaları, TürkSMD üyesi mimarlık ofisleri ve yatırımcı kurumlar ile bir araya gelip, ürün ve hizmetlerini tanıtım imkanı buldular. Etkinlik ayrıca güncel malzeme ve teknolojilerin tanınması, firmalar ile karşılıklı ilişkilerin, yeni işbirliği olanaklarının geliştirilmesi ve mesleki bilgi ve deneyimlerin artırılması açısından bir fırsat ortamı oluşturdu.
Şehir gürültüsü sadece rahatsız edici değildir, yaşam kalitesini de etkiler ve sürekli gürültüye maruz kalındığında hastalıklara bile yol açar. WHO (Dünya Sağlık Örgütü) yönergeleri, gürültü kirliliğinin nüfusun fiziksel ve zihinsel sağlığı için en önemli çevresel tehlikelerden biri olduğunu göstermektedir.
Projelerde sürekli bir ikilemle karşı karşıyayız – yaşam alanlarında ya sesin azaltılması için pencereler kapatılacak ya da havalandırma için açılacak ama buna bağlı gürültü kirliliği ile karşı karşıya kalınacak.
Çözüm: Can sıkıcı trafik gürültüsünü dışarıda bırakarak, havalandırma için açılabilen akustik bir pencere.
Schüco AWS 90 AC.SI, özellikle gürültülü ortamlardaki binalar için uygun bir pencere sistemidir. Özellikle sokağa bakan cephelerde bulunan ofisler, yatak odası ve çocuk odaları gibi hassas odalar bu pencere sistemi ile trafik gürültüsünden rahatsız olmadan doğal olarak havalandırılabilir.
Öne çıkan artıları:
Vasistas konumda eşzamanlı ses azaltma ve doğal havalandırma için tek cidarlı pencere çözümü
Kanat yatırıldığında, hava üst çerçevede önceden monte edilmiş kasetler aracılığıyla yönlendirilir
Pencere, kısa süreli çapraz havalandırma veya dış camın temizlenmesi için tamamen açılabilir; gizli Schüco AvanTec SimplySmart aksesuar ile 180° açılım mümkündür
Limitleyici makas sayesinde kanat, vasistas konumdan akustik konuma taşınır
Kanat açıkken filtre kasetleri kolayca değiştirilerek bina içinden rahatça bakımı yapılır
TALU İnşaat’ın Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sayın Burak Talu ile bir röportaj gerçekleştirdik.
Sn. Burak Talu, Talu inşaat ve inşaat sektörü hakkındaki düşüncelerini ve deneyimlerini bizlerle paylaştı.
Burak Bey 2011-2021 yılları arasında Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkan Yardımcılığı görevinde bulunmuş ve halen Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nda (DEİK) ve Türk – ABD İş Konseyinde (TAİK) icra kurulu üyeliği ve inşaat sektör başkanlığı görevini yürütmektedir.
Merhaba Burak Bey, Sizi biraz tanıyabilir miyiz?
Kadıköy Anadolu Lisesini bitirdikten sonra İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden 1992 yılında mezun oldum. Çocukluğum babamdan dolayı hep şantiyelerde ve inşaat dünyasının içinde geçti. Belki de İnşaat Mühendisi olmam kaçınılmazdı.
Üniversite mezuniyetimin ardından Garanti Menkul Değer şirketinde iki yıl çalıştım. Daha sonra Amerika’da Boston College’da MBA Yüksek Lisansımı tamamladım. Türkiye’ye döndükten sonra, Doğuş Holding bünyesinde Strateji ve İş Geliştirme Başkan Yardımcılığı görevini sürdüm. Daha sonra Doğuş Grubu’nun internet start-up şirketi olan İXİR’in Başkan Yardımcılığını üstlendim. 2001 yılında kendi mesleğim olan inşaat sektörüne döndüm ve Doğuş İnşaat’a katıldım. 2019 yılına kadar, son olarak da Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve CEO olarak görev yaptım. Türkiye’de, Doğu Avrupa’da, Eski Sovyetler Birliği ülkelerinde, Kuzey Afrika’da ve Orta Doğu’da birçok önemli projeler bitirdik. Otoyollar, metrolar, köprüler, barajlar, havaalanı ve çevre projeleri inşa ettik.
2019 yılından beri babam Gönül Talu, kardeşlerim ve inşaat sektöründeki başarılı yöneticilerimiz ile birlikte kurmuş olduğumuz TALU İnşaat’ta Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak inşaat sektöründe çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Bize Talu İnşaatın hedeflerinizden söz eder misiniz?
Talu İnşaat’ı kurarken Sayın Gönül Talu’nun bir ilkesi vardı; ‘Durmak yok, yola devam.’ Tam da bu zihniyetle çıktık yola, bildiğimiz iş inşaat yapmak, inşaat projeleri geliştirmek, ülkemize ve dünyamıza kalıcı eserler bırakmak, bunlar için çalışmak, bildiğimiz, yaptığımız en iyi şey. Gönül beyin tartışmasız büyük tecrübesi, bizim bilgimiz ve dinamik çalışma gücümüzle hem Talu İnşaat’ı hak ettiği değerli noktaya getirmek hem de dediğim gibi geleceğe kalıcı eserler bırakmak amacıyla daha iyi, daha kaliteli ve sürdürülebilir yaşam alanları yaratmak için çalışıyoruz. Doğru teknolojiyi, doğru makineyi bulmak bugün kolay olabilir ancak birlikte iş yapmak için doğru ve kendini mesleğine adayan insanları bulmak zordur. Biz, işinde saygın, kendini yenileyebilen, bilgi birikimi yüksek, tecrübesi sağlam bir yönetici kadrosu ve ekip ile yola çıktık.
Talu İnşaat’ın en büyük hedefi, Türk İnşaat sektörünü daha ileri bir noktaya götürmek adına projeler yapmak, bunu yaparken de sürdürülebilir bir büyüme gerçekleştirmek, bunun yanında da kurumsal altyapısını geliştirmektir.
Sizin için başarı nedir? Bize başarının tarifini yapar mısınız?
Başarının tanımı zamanla değişir. İşinizde iyi bir pozisyon, para, evlilik, çocuk, aile, şan şöhret, fiziki güç. Biliyoruz ki bütün bu istekler herkese göre ve her yaşa göre farklı ve değişiyor.
Benim için başarının tanımı hayatından ve yarattığın şeylerden mutlu olmak. Zengin ama aile ve sosyal hayatında mutluluğu yakalayamayan insanlar var. Demem o ki parayı koyuyorsak eğer ilk sıraya bir daha düşünmek gerek…
Ama şunu unutmamalı, sevdiğimiz bir iş, sevdiğimiz ve birbirimizin hayat yolculuğunda arkadaş olacak bir eş ve taviz vermeyeceğimiz değerler, dürüstlük, insanlara karşı saygı, sevgi, hoşgörü, yardım çerçevesinde yaşayacağımız bir hayatta mutlu olabilir insan. Tüm bunlara sahip olmak başarıdır.
İnşaat sektöründe çalışan genç girişimcilere ne gibi tavsiyeleriniz olacaktır? Sizce nasıl bir yol izlemeliler?
Bugün üniversitelerden her yıl binlerce gencimiz aynı anda mezun oluyor ve aynı anda bir işin parçası olabilmek için arayışlara başlıyor. Mezun olduktan sonraki gerçek hayat öğrencilikten çok daha zor, tek başına yüzlerce hatta bu binlerce diğer gençten farklı olmak ve o istediğiniz işi kapabilmek için büyük bir çaba gerek. Dolayısıyla bu çabayı mezuniyete bırakmamalı, daha öğrenciyken kendini geliştirmeli ve farklılık yaratmalı.
Öğrenilen bilgiler hızla eskiyor, her saniye yeni bilgiler ortaya çıkıyor ve günümüzde bilgiye ulaşmak kolay. Dolayısıyla hayatı göğüslemek, başarılı olmak, fark yaratmak için tek başına bilgi/bilmek yeterli olmuyor. Gençler yarınlar için sürekli öğrenmeyi ilke edinmeliler.
Bunlar inşaat sektöründeki çalışan tüm gençler ve genç girişimciler için de geçerli.
Dünya liginde işler yapabilmek için dünya vatandaşı olmak şart. Ne demek dünya vatandaşı olmak? Bunun için yabancı dil önemli, farklı kültürleri merak etmek, öğrenmek, kabul etmek, önyargılardan arınmak gerekli. Gidip görmek, dünyanın farklı uzak ülkelerinde iş yapabilmeye gayret etmek önemli. Sonra yaptığımız işte ki bu her ne ise, ‘mış gibi’ yapmamak gerekli. Seviyor-muş, biliyor-muş, çalışıyor-muş gibi yapmak en tehlikelisi. Bu başta kendimizi kandırmak demek. Oysaki dibine kadar sevmek, bilmiyorsak öğrenmek, kendimizi vererek çalışmak her zaman başarıyı getirir.
Para için çalışıyoruz elbet ama her şey, her iş para için olmamalı yine de, mutlu olmak için keyif almak için de çalışmalılar. Yaptıkları işten keyif almalılar.
Şuan, Türk İnşaat Sektörünün yurtiçi ve uluslararası pazarda bulunduğu durumu değerlendirebilir misiniz?
İnşaat sektörü çok dinamik ve beraberinde birçok sektörü harekete geçiren bir sektör. Türkiye’de ekonominin belki üçte biri inşaat ile alakalı. Nüfus arttığı sürece ve gelişim devam ettiği sürece inşaata hep ihtiyaç olacak. Türk inşaat sektörü ise güçlü ve dinamik şirketleri sayesinde dünyada önemli bir konumda. ENR dergisinin her yıl yaptığı anketlerde dünyadaki en büyük 250 uluslararası müteahhitler listesinde 45’e yakın firmamızın olması da bunun güzel bir kanıtı.
Türk İnşaat sektörünün bugün içinde olduğu sorunlar nelerdir? Özellikle yurt dışı projelerde ne gibi sorunlarla karşılaşıyorsunuz? Bu sorunların giderilmesinde hükümetten beklediğiniz destekler var ise nelerdir?
Tabi ki inşaat geleceği planlamak demek ve gelecek de her zamankinden daha belirsiz olmaya başladı. Dolayısı ile gerek maliyet gerekse planlama açısından çok dikkatli olmak gerekiyor. Pandemi dolayısıyla içinde bulunduğumuz ortam bir işin içine sağlık açısından ve sınırlardaki ve ülkelerdeki çalışma şartları açısından daha da zorluklar getirdi. Tabi ki sektörde yurt dışında yerli bankalarımızın verdiği teminat mektuplarının kabul edilmesi, fiyat farkları ve süre uzatımları ile ilgili maliyetlerin gerektiği gibi dokümante edilmesi ve doğru bir kontrat yönetimi, projelere finansman temini, hukuki sorunların ve arbitrasyon süreçlerinin doğru yönetilmesi gibi konular her zaman gündemde olacaktır.
Birçok Türk İnşaat Firması Yurt içi haricinde, yurtdışında da üst yapı projeleri gerçekleştirmektedir. Yurtdışında üst yapı projelerinde çalışmanın getirdiği avantaj ve dezavantajlar nelerdir?
Üstyapı veya altyapı projelerinde fark etmeksizin Türk firmalarının girişken ve dinamik yaklaşımı, sorunları doğru ilişkiler kurarak ve çabuk çözmeleri, lokal taşeron ve iş gücünü efektif kullanabilmeleri onlara avantajlar sağlıyor. Türkiye’de güçlü bir inşaat ve dekorasyon malzemeleri üretiminin olması da hem maliyet hem de hızlı iş yapmada avantaj sağlıyor.
Sizce bir projenin başarı ile tamamlanması için ana parametreler ne olmalıdır?
Ana parametre ilk teklifte öngörülen plana ve maliyetlere uygun bitirildi mi?, yani kar edildi mi? İş güvenliği açısından hiç bir kayıp yaşamadan proje hayata geçirildi mi? Projenin sahibi ve müteahhit karşılıklı tatmin ve mutlu oldu mu? Olarak sıralanabilir.
Siz Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkan Yardımcılığı görevinde bulundunuz ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nda (DEİK) Türk-ABD İş Konseyi (TAİK) İcra Kurulu üyeliği görevini de halen sürdürüyorsunuz. Buradaki görevlerinizden ve faaliyetlerinizden kısaca bahseder misiniz?
TMB inşaat dünyasının çatı kuruluşu olan çok değerli ve önemli bir kurum. Ben de yaklaşık 10 yıl boyunca burada görev aldım ve özellikle yurtdışında TMB’ yi tanıtmak, ilişkileri ve anlaşmaları sağlamak için çalıştım. Burada çok değerli dostluklar ve ilişkiler geliştirdik. Avrupa, Japonya, Kore, Çin, Rusya, CIS, Ortadoğu, Afrika, Latin Amerika gibi birçok bölgeden müteahhitlerle ve onların birlikleri ile ilişkilerimiz ve ortak işbirliği arama toplantılarımız, ziyaretlerimiz oldu. Halen Türk Amerikan İş Konseyi’nde Amerika ile üçüncü ülkelerde, özellikle de Afrika bölgesi için iş birliği geliştirmek üzere çalışıyorum, orada da inşaat sektörü ve Afrika Başkanlığı görevini yürütüyorum.
Covid-19 salgını ile çalışma koşulları değişti. Böylece yapımı devam eden inşaatların tamamlanma sürelerinde aksamalar olmuştur. Salgın ile beraber inşaat sektöründe kalıcı değişiklikler olacak mıdır? Bu süreçten sonra inşaat sektörü ve çalışma koşulları nasıl etkilenecektir öngörüleriniz nelerdir?
Pandemi ile sadece inşaat değil bütün iş dünyasının iş yapışı değişti. Ofis ortamları sorgulanır oldu. Teknolojinin gelişmesi ile artık uzaktan toplantılar çok efektif kullanılmaya başlandı. Ben eskiden beri kişilerin ofiste olması değil hep çıkardıkları iş ile değerlendirilmesi gerektiğini düşünen birisiyim, dolayısı ile bu teknolojik değişimi çok yakın takip etmeye çalışıyorum.
Ancak inşaat projeleri yerinde fiziki bulunması gereken gerçek insanlarla yapılmak zorunda, henüz tamamen otomasyona geçmiş bir sektör değiliz ancak yeni teknolojiler git gide iş gücünün yerini alıyor.
Pandemi ile tabiki projelerde çok aksaklıklar oldu, olmaya da devam ediyor, ancak insan sağlığı her şeyden daha önemli ve bundan taviz vermeyi kimsenin düşünmemesi lazım. İnşallah bu süreci yakında atlatacağız.
Kariyer hayatınızda sizin için önem arz eden inşaat projeniz hangisidir?
Kariyer hayatım boyunca çok değişik ülkelerde bilfiil çalışma veya iş ve ilişki geliştirme fırsatım oldu, herhalde 100’e yakın ülkede bulunmuşumdur. Türkiye dışında Bulgaristan, Ukrayna, Kazakistan, Gürcistan, Hindistan, Katar, Suudi Arabistan, Irak, Libya ve Fas’ta milyarlarca dolar hacmi olan inşaatlar yaptık. Seçmek zor ve hepsinin anıları, kendilerine göre güzel ve zor yanları vardı. Bütün projeler birer mücadele, ancak Ukrayna’da üç kere devrim yaşamak, Libya’da Arap baharı ayaklanmasında personelimizi uçaklarla zar zor kaçırmak, Katar’da Suudi Arabistan ambargosunu yaşamak, çeşitli ülkelerde devalüasyon risklerini yönetmek, Hindistan’da Mumbai gibi dünyanın en kaotik ve ilginç şehirlerinden birinin göbeğinde metro yapmak hep ilginç deneyimlerdi.
Burak Bey, bizimle paylaşmış olduğunuz değerli tecrübeleriniz ve bize ayırdığınız kıymetli vaktiniz için size çok teşekkür ederiz.
BAŞAK ARSLAN
İki gün süren Buluşmada, yapı sektörü malzeme firmaları, TürkSMD üyesi mimarlık ofisleri ve yatırımcı kurumlar ile bir araya gelip, ürün ve hizmetlerini tanıtım imkanı buldular. Etkinlik ayrıca güncel malzeme ve teknolojilerin tanınması, firmalar ile karşılıklı ilişkilerin, yeni işbirliği olanaklarının geliştirilmesi ve mesleki bilgi ve deneyimlerin artırılması açısından bir fırsat ortamı oluşturdu.
TEAM PROJE // Mimarlık / İç Mimarlık / Tasarım OfisiTamer Ekinci ve Aykut Mete, birçok projenin tasarım ve uygulamasını tamamladıktan sonra, tecrübelerini 2012 yılında birleştirip TEAM Proje Mimarlık ofisini kurdu. Bugüne kadar konut, ofis, otel, alışveriş merkezi gibi özel ve ticari yapılarla birçok alanda ve ölçekte mimarlık, iç mimarlık konularında tasarım ve projelendirme, sonrasında talebe göre uygulama ve proje yönetimi hizmeti sundu. Her geçen gün büyüyen ekibiyle yeni ve nitelikli projelerde yer almaya devam ediyor.
TEAM Proje Mimarlık A.Ş. Gümüşsuyu Mh. İnönü Cd. No:39/8 Beyoğlu / İSTANBUL +90212 252 2229 [email protected]
“Başar Technologies” kalıp, makine parkur, paketleme ve dizme gibi konularda robotik alanda tasarım ve üretim hizmeti vermektedir. Sahip olduğu departmanlar sayesinde üretime hazır bir sanayi tesisi kuracak teknolojiye sahip şirketin Trakya Serbest Bölgede yer alan fabrikalarının yönetim ofisinin cephe- iç mimari tasarım, projelendirme ve uygulaması tarafımızdan yapılmıştır.
Giriş cephesi için tasarladığımız saçağının katmanlı yapısı ve bulunduğu alana aykırı tasarım anlayışı, firmanın sahip olduğu çoklu yapı ve teknolojisini vurgulamak içindir. Giriş alanı ve yönetim katına, geometrik izler cephen iç mekana taşınırken, yansıyan yüzeyler ile mekan sınırları kırılmaya çalışılmıştır.
Başar Teknoloji projemizin tasarım kurgusunda mekan öncelikli belirleyici oldu. En boy oranına göre yüksekliğin az olması bizi yansıyan yüzeyler ile hacim algısını kırmaya yönlendirdi. Mekanın, tasarımı bu kadar meşgul etmesinden dolayı, firmanın kimliğini ve firma adına oluşturmak istediğimiz hikayeyi anlatmak için sanatı öne plana çıkarmak akıllıcaydı. Konsept projeden başlayarak uygulama süreci ile resim, heykel ve enstalasyon çalışmaları belirledik. Firmanın teknolojik alt yapısına gönderme yapmak için eski floppy disklerden kurgulanmış tabloları kullandık. Firmanın makine kullanımı vurgulamak için hareketli bir çark sistemi tasarladık. Yapılan üretimin karmaşık yapısının soyut ama güçlü anlatımı için parametrik bir enstalasyon, ofis içinde yarattığımız iç bahçe için metal kuşlardan oluşan enstalasyon, yemekhane için duvar enstalasyonları, yönetici odası için yağlı boya tablo ile heykel çalışmaları gibi birçok sanatsal çalışmaya yer verdik.
Genellikle projelerimizde mekanlarda hissiyatı arttırmak için sanatsal ögeleri kullanmak ve malzemenin doğal olması konusunda seçici bir tavrımız var. Bu da temelde yalın detaylara sahip, çok sesli veya az sesli malzeme seçimleriyle çeşitlendirdiğimiz, net ama güçlü mekan tanımlarına sahip projeler üretmemizi sağlıyor.
Bu projede de TEAM Project’in tasarım anlayışına uygun, net bitişlere sahip sessiz duran mekan tasarımımızı, sanatın uyarıcı-canlandırıcı- diliyle-etkisiyle daha iyi anlatmaya çalıştık.
Proje Adı* // BAŞAR Technologies / Fabrika Yönetim Ofisi
Proje Yeri* // Çatalca / İSTANBUL
Proje Ofisi* // TEAM Proje Mimarlık
Tasarım Ekibi* (Sadece tasarımda görev alanlar) // Aykut Mete, Numan Zülfikar
Genel Özellikler Özel mercek ve ışığı hapsetme özelliğine sahip bıçakları ile kusursuz ışık kontrolü sağlayan Framing Projektör. • Renk Sıcaklığı : 3000K • Gövde : Alüminyum • Gövde Rengi : Siyah • Montaj Şekli : Raya veya Sıva Üstü • Güç Tüketimi : 25W • Lümen Çıkışı : 2900 Lumen • Renksel Geriverim : +92 CRI • Korum Sınıfı : IP20
Çerçeve Özellikleri • 1mt Geri Çekilme : 50×50 Kare Çerçeve veya istenilebilir ölçüde dikdörtgen çerçeve • 2mt Geri Çekilme : 100×100 Kare Çerçeve veya istenilebilir ölçüde dikdörtgen çerçeve • 3mt Geri Çekilme : 140×140 Kare Çerçeve veya istenilebilir ölçüde dikdörtgen çerçeve
İstanbul Mimarlık ve Şehircilik Araştırmaları Akademisi’nin 29 Mart tarihinde başlayacak ve 16 hafta boyunca devam edecek olan sertifika programı için başvurular başladı. Stüdyo yürütücülüğünü Zuhal Kol, Carlos Zarco Sanz, Tuna Han Koç ve Zeynep Altınbaşlı’nın üstlendiği programa son başvuru tarihi 14 Mart 2021.
AURA İstanbul 2021 yılı Bahar Dönemi Sertifika Programı, mimari ve kentsel tasarım sürecini hem teorik hem de pratik düzeyde ele almak, disiplinler arası bakış açısı geliştirmek ve kendi özel ilgi alanları üzerinde çalışma olanağı bulmak isteyen genç meslek insanlarına kapılarını açıyor.
Programa mimari, iç mimari ve kentsel ölçekte araştırma ve proje üretmek isteyen, tüm disiplinlerden lisans mezunları başvuruda bulunabiliyor. Sertifika Programına başvurmak için gerekli olan lisans derecesi; mimarlık, şehir ve bölge planlama, iç mimarlık, peyzaj mimarlığı, endüstri ürünleri tasarımı, plastik sanatlar gibi mimarlık, tasarım ve mühendislik fakültelerinden olabileceği gibi sosyoloji, antropoloji, edebiyat, ekonomi gibi sosyal bilimler bölümlerinden mezun olmuş ve mimarlık/şehircilik üzerine çalışmak isteyen herkesi kapsıyor.
Bahar Dönemi boyunca, koronavirüse (Covid-19) yönelik alınan önlemler nedeniyle tüm stüdyo görüşmeleri, seminer, konferans ve etkinlikler online platformlar üzerinde gerçekleşecek. Katılımcıların program kapsamında düzenlenecek dijital etkinliklerin dinamik yapısına uyum sağlamaları ve dönem boyunca tam zamanlı olarak programda yer almaları bekleniyor. Başvurular arasından seçilecek tüm katılımcılar ücretsiz olarak programda yer alma hakkı kazanacak.
Başvuru için Gerekli Belgeler:
1. Niyet Mektubu: – Katılımcı adayının programa katılma amacı ve hedeflerini kaleme aldığı metin – Katılımcı adayının bireysel ilgi alanları doğrultusunda program kapsamında geliştirmeyi planladığı, İstanbul ile ilgili araştırma/tasarım projesini kaleme aldığı kapsamlı ve açıklayıcı metin 2. Güncel Özgeçmiş (CV) 3. Çalışmaları İçeren Dosya (Portfolyo) 4. İngilizce Yeterliliği Gösteren Sınav Sonuç Belgesi (Program başvurularında ön koşul değil, tercih nedenidir.)
Programın İçeriği Programın omurgasını oluşturan Araştırma Tabanlı Tasarım Stüdyosu, geleneksel mimari stüdyo pratiklerinin sınırlarını aşarak, güncel kentsel sorunlara disiplinler arası bakış açısıyla yaklaşıyor.
2021 Bahar Dönemi’nde “Araştırma Tabanlı Tasarım Stüdyosu”nda, katılımcıların bireysel ilgi alanı ve deneyimleri doğrultusunda belirleyecekleri proje ve araştırmalar, Zuhal Kol, Carlos Zarco Sanz, Tuna Han Koç ve Zeynep Altınbaşlı yürütücülüğünde geliştirilecek.
Stüdyonun başlangıç bölümünde, katılımcılar grup çalışmalarına yoğunlaşacak. Sonrasında, kendi ilgi alanı ve deneyimleri doğrultusunda, İstanbul’a ilişkin proje ve araştırma konusunu netleştirip, stüdyo yürütücülerinin danışmanlığında çalışmalarını geliştirme fırsatı bulacaklar.
Hazırlanan içerik, stüdyo kapsamında yapılan çalışmaları destekleyecek tarihsel-kuramsal, ayrıca teknik yönteme ilişkin seminer dizilerine, disiplinler arası nitelikte tartışma ve buluşma ortamı sağlayan Cumartesi Aurası konferanslarına, AURA Forum tasarımcı buluşmalarına, kolektif düşünme ve üretime yönelik atölyelere katılma olanağı sunuyor.
2021 Bahar Dönemi Sertifika Programı başvuruları için son gün 14 Mart 2021. Başvuru hakkında detaylı bilgiye ulaşmak için tıklayın.
İstanbul Mimarlık ve Şehircilik Araştırmaları Akademisi – AURA İstanbul hakkında İstanbul Mimarlık ve Şehircilik Araştırmaları Akademisi-AURA İstanbul, uluslararası düzeyde faaliyet göstermek üzere kurulan ve kâr amacı gütmeyen bir oluşumdur. Akademi, mimarlık, iç mimarlık, kentsel tasarım ve peyzaj konularıyla ilgilenen konularıyla ilgilenen genç katılımcılara tek yarıyıllık yoğun bir çalışma ortamı sunmaktadır. Kültürel bir üretim biçimi olarak mimarlığın anlaşılması ve araştırılması konularının altını çizerek, yapılı çevrenin sosyal, politik ve ekolojik sistemlerle ilişkileri konularında katılımcıların anlayış ve kavrayışlarını geliştirmeyi hedeflemektedir. Akademi, çeşitli ilgili uzmanlık alanlarını bir arada barındırmayı ve genç katılımcılar için bireysel araştırma konularını keşfedebilecekleri eğitime uygun fiziksel alanları kapsayan bir stüdyo ortamı oluşturmayı amaçlamaktadır. Tüm katılımcıların ortak paydası, kentleşmiş bir toplumda gün geçtikçe daha karmaşık hale gelen tasarım ve mekân üretimi konularının etkilerini araştırmak ve keşfetmektir.